24 Kasım 2012 Cumartesi

Yine baş başayız seninle ikimizde susuyoruz. Sen sessiz sessiz kanıyorsun ben izliyorum, elimden gelmiyor hiç bir şey. Dilimden dökülecek her teselli boş biliyorum sen kanamaya devam edeceksin. İnsanlar çıkarlarını düşündüğü sürece değişmeyecek.

Dillerinde sahte bir dostluk sahte bir sevgi yüreklerde devriâlemdeler tükürülecek o kadar yüz varken sadece gülümsemek. Sanırım gülümsememi alamamışlar elimden bir o kalmış bana. Şimdi sancılı bir geleceğin bekleyişi güvendiğim dağları kar kaplarken yalnızlığa hibe edilmiş bir yarın. Akıllanmaz bu başımla daha nice ihanetler kanatacak yüreğimi yakacak ruhumu cehennem harlarında. Yüreğim kayıp, yerinde bir buz parçası yerleşmiş atamıyorum. Sev diyorum ama olmuyor işte sanki gizli bir güç beni uzak tutuyor sevgi denen duygudan. İnanç ile inançsızlığın arasında sıkışıp kalmış ruhum, çıkışı yok bu cendereden. Ne bir sevda var ufukta nede bir dostluk hepsini gömdüm bir yığın kitap altında. Hani adamı adam eder sandığımız o kitaplar altında...

Şimdi yapraklar dökülüyor hiç var olmayan duyguların üzerine, sahte sözler siliniyor hafızadan buğulu bir sünger ile yine bir bitişe sahne yaşları kurumuş gözlerim. Bu kez yanmayacak içim gidenlerin dönüşleri de olmayacak. Nasıl olsa alacaklarını aldılar geriye onlar için fosa kaldı. Dünya bu değil mi? İşi düşene bal şekersin işi bitene tü kaka.

Denesem mi? Acaba diyorum onlar gibi olmayı ama yok mayamda olmayanı ben yapamam ki. Çünkü bende camdan bir kalp var kırılmaya her zaman hazır. Dilerim bir daha kanamaz kırılmaz ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder